Kanuni’den Hürrem Sultan’a Muhteşem Şiir

 Kanuni’den Hürrem Sultan’a Muhteşem Şiir

Ekranların sevilerek izlenen dizisi Muhteşem Yüzyıl, dizisinde bu hafta heyecan dorukta. Kanuni Sultan Süleyman’ın zehirlenmesi ile sarayda tam bir korku rüzgarı esiyor.

KANUNİ HÜRREM’E ŞİİR OKUDU.
Zehirlendiği için öldü zannedilen Kanuni için Hürrem’in ettiği dualar, seyircileri ekrana kilitledi. Hekim Yahya Efendi tarafından şifalı bitkiler ve tesirli dualar ile iyileştirilen Kanuni Sultan Süleyman gözlerini açtığında yanında Hürrem Sultan’ı gördü. Hürrem’e olan aşkını ona okuduğu şiirle dile getiren Sultan Süleyman’ın okuduğu dizeleri seyirciler pür dikkat dinledi. Duygularını ve sevgisini mükemmel şekilde dizelere döken Kanuni, tüm dinleyenleri etkiledi. Kanuni Sultan Süleyman’ın gerçek yaşamında da çok önemli bir şair olduğu bilinen bir gerçek. Öyleki, Sultan Süleyman’ın yazdığı birçok şiir ve edebi metin günümüze kadar gelmiştir.

KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN’I KİM ZEHİRLEDİ
Bu haftaki Muhteşem Yüzyıl bölümünde sonucu merakla beklenen konu Sultan Süleyman’ı kimin zehirlediği. İyileştikten sonra İbrahim Paşa’ya kötü davranan ve her gördüğü yerde kinayeli sözleri ile İbrahim Paşa’yı yerin dibine sokan Kanuni, seyircinin şüphelerini İbrahim Paşa’nın üzerine toplarken, saraydaki herkes kendi hasmından şüpheleniyor. Saray da tama bir entrika atmosferi hakim. Kanuni’yi im zehirledi? sorusunun cevabı için önümüzdeki bölümleri bekleyeceğiz anlaşılan.

muhtesem52

EDİRNE SARAYI DA KARIŞIK

İstanbul sarayı Kanuni’nin zehirlenmesi ile çalkalanırken, Edirne sarayında casus korkusu hakim. Saraya gelen kumaş satıcısı kadının saraydaki bir duvarda hazırlanmış bir yere koyduğu mektuplar ortalığı karıştırdı. Saraya nereden geldiği belli olmayan mektup Şehzade Osman ve Mahide Evran Sultan’ı tedirgin etti. Mektubun nereden ve kim adına geldiğini bulmaya çalışan Mahide Evran, yaptığı araştırmalar sonucunda, Hürrem Sultan’ın kızı Mihribah Sultan’ın sevgilisine gönderdiği mektubun yakılmasını görmesi sonucunda saraya gelen mektubun Mihribah Sultan’ın sevgilisi ve Şehzade Mustafa’nın yardımcısında şüpheleniyor.

KANUNİ’DEN HÜRREM’E MÜKEMMEL ŞİİR
Dizinin ilerleyen dakikalarında Kanuni’nin Hürrem’e olan aşkını ifade ettiği şiir kelimenin tam anlamıyla mükemmeldi.

HÜRREM’DEN İBRAHİM PAŞAYA MEKTUP
Kanuni, HÜRREM’E aşkını şiirlerle söyleyip dursun, Hürrem Sultan boş durmuyor. İbrahim Paşa’ya mektup gönderen Hürrem Sultan, onunla bir yerde buluşmaya davet etti. Davete icabet eden İbrahim Paşa son derece tenha olan bir yapının içinde Hürrem ile buluştu. Buluşmada Hürrem, İbrahim Paşa’ya Şehzade Mustafa’yı tahta çıkarmak için Kanuni’yi zehirlediği söyleyince, İbrahim Paşa Hürrem’e “sen hünkarımızı nasıl zehirlenmezsen ben de zehirlemem” dedi.

HÜRREM İBRAHİM PAŞAYA İSTİFA ET DEDİ
Hürrem ile İbrahim Paşa buluşmasında, Hürrem Sultan İbrahim’in hemen istifa edip sarayı terketmesini istedi. Bunun karşısında gülen İbrahim Paşa, Hürrem Sultan’a ” bir kartal bir güvercinle asla anlaşma yapmaz” dedi. Bu söz üzerine buluşma yerini terkeden Hürrem Sultan, İbrahim Paşa’yı tehdit ederek dışarı çıktı. Hürrem dışarı çıktıktan sonra, İbrahim Paşa’nın etrafını Hürrem’in adamları sardı.

İBRAHİM PAŞA ÖLDÜRÜLECEK Mİ?
İbrahim paşayı tenha buluşma alanında kıstıran Hürrem’in adamları İbrahim Paşa’yı öldürecek mi? Dizi izleyicilerini soluksuz olarak ekrana kilitleyen sahne’de İbrahim Paşa öldürülecek mi? Yoksa İbrahim Paşa son bir hamle ile Hürrem’in adamlarından kurtulacak mı? İbrahim Paşa kurtulduktan sonra ne olacak. Sarayda nasıl bir strateji izleyecek. Tüm bunları önümüzdeki hafta yayınlanacak yeni bölümünde seyredebileceğiz.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Hürrem Sultan İçin Yazdığı Şiir:

Celis-i halvetim, varım, habibim mah-ı tabanım
Enisim, mahremim, varım, güzeller şahı sultanım
Hayatım hasılım,ömrüm, şarab-ı kevserim, adnim
Baharım, behçetim, rüzum, nigarım verd-i handanım
Neşatım, işretim, bezmim, çerağım, neyyirim, şem’im
Turuncu u nar u narencim, benim şem’-i şebistanım

Nebatım, sükkerim, genc,m, cihan içinde bi-rencim
Azizim, Yusuf’um varım, gönül Mısr’ındaki hanım
Stanbulum, Karaman’ım, diyar-ı milket-i Rum’um
Bedahşan’ım ve Kıpçağım ve Bağdad’ım, Horasanım

Saçı marım, kaşı yayım, gözü pür fitne, bimarım
Ölürsem boynuna kanım, meded he na-müsülmanım

Kapında çünki meddahım, seni medh ederim daim
Yürek pür gam, gözüm pür nem, Muhibbi’yim hoş halim!

Günümüz Türkçesine Çevrilmiş Hali;

Benim birlikte olduğum, sevgilim, parıldayan ayım,
Can dostum, en yakınım, güzellerin şahı sultanım.

Hayatımın, yaşamımın sebebi Cennetim, Kevser şarabım
Baharım, sevincim, günlerimin anlamı, gönlüme nakşolmuş resim gibi sevgilim, benim gülen gülüm,

Sevinç kaynağım, içkimdeki lezzet, eğlenceli meclisim, nurlu parlak ışığım, meş’alem.
Turuncum, narım, narencim, benim gecelerimin, visal odamın aydınlığı,

Nebatım, şekerim, hazinem, cihanda hiç örselenmemiş, el değmemiş sevgilim.
Gönlümdeki Mısır’ın Sultanı, Hazret-i Yusuf’um, varlığımın anlamı,

İstanbul’um, Karaman’ım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevgilim.
Değerli lal madeninin çıktığı yer olan Bedahşan’ım ve Kıpçağım, Bağdad’ım, Horasan’ım.

Güzel saçlım, yay kaşlım, gözleri ışıl ışıl fitneler koparan sevgilim, hastayım!
Eğer ölürsem benim vebalim senin boynunadır, çünkü bana eza ederek kanıma sen girdin, bana imdad et, ey Müslüman olmayan güzel sevgilim.

Kapında, devamlı olarak seni medhederim, seni överim, sanki hep seni öğmek için görevlendirilmiş gibiyim.
Yüreğim gam ile, gözlerim yaşlarla dolu, ben Muhibbi’yim, sevgi adamıyım, bana bir şeyler oldu, sarhoş gibiyim. Bir hoş hale geldim.